Yapı Bakımından Diller

Yapı bakımından dünya dilleri üç gruba ayrılmıştır.

29.11.2015 18:12:29
3524
OKUNMA
Şükrü Turan Ergün
Aydın / Aydın
Dumlupınar Üniversitesi

Yapı bakımından dünya dilleri üç gruba ayrılmıştır:

 

Tek Heceli Diller (yalınlayan diller, ayrımlı diller)

Tipik örnekleri Çince ve Tibetcedir. Vietnam dili, bazı Himalaya ve Afrika dilleri ile Endonezya dilleri de bu gruba girer.

 

Bu gruptaki dillerin başlıca özelliği, tek heceden oluşan sözcüklerin ek almaması ve çekime girmemesidir. Hiçbir değişikliğe uğramadan kalan sözcükler cümle içinde yer değiştirmek ve başka sözcükler ile yan yana bulunmak suretiyle anlam farkı yaratır. Çincede olduğu gibi bu dillerde vurgu ve tonlama da önemlidir. Birçok kavramın anlatımı için sözcük birleşimlerinden de yararlanılmıştır.

 

 

Eklemeli Diller (bağlantılı diller)

Bu dillerde, hiç değişmeden sabit kalan tek veya çok heceli kökler ile bunlara eklenen çeşitli ekler vardır. Sözcük köklerinin başına ya da sonuna eklenen ekler anlam ve görev değişikliği yaparlar. Köklere, sözcükler arasında geçici görev yüklemek üzere getirilen ekler çekim ekleridir: okul-a gitmek, yol-dan gelmek, can-ı sık-ı-l-ı-yor gibi. Köklere sürekli görevler yüklemek üzere eklenen ekler ise, yeni sözcükler türeten yapım ekleridir. Göz kükünden gözlük, göz-cü isimlerinin, göz-le-mek, göz-le-t-tir-mek eylemlerinin türetilmesi gibi. Türk dili bu grubun en karakteristik örneğidir. Türkçede ön ekleme yoktur. Ek sona geldiği için Türkçe sondan eklemeli bir dildir. Türkçe dışında bu grupta Moğolca, Mançuca, Tunguzca gibi Altay dilleri ile Fince, Macarca ve Samoyetçe gibi Ural dilleri yer almaktadır. Japonca ve bazı Afrika, Asya dilleri de, küçük ayrılıklar olsa da, bu grupta yer almaktadır.

 

 

Çekimli Diller (bükümlü diller)

Çekimli dillerde de tek ve çok heceli kökler ve birtakım ekler vardır. Yeni sözcük yaparken ve çekim sırasında sözcük köklerindeki ünlüler değişir. Böylece köklerde bir iç kırılma oluşur. Aynı durum sözcüklerin çokluk biçimlerinde de görülür. Bazı çekimli dillerde kök ünlüleri değiştiği halde, sözcük kökü ile türetilen yeni sözcük arasındaki ilgiyi gösteren bir bağ vardır. Sözcük kökündeki ünsüzlerden oluşan asıl sesler yeni sözcükte de korunmuştur. Değişiklik ünlülerdedir. Sami dilleri bu grupta yer alır. En tipik örneği ise Arapçadır.

 

Kaynakça: Türk Dili, Kocaeli Üniversitesi Yayınları No:79, Kocaeli, 2006, ss.32-33

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER İÇERİKLER


YORUMLAR