BİR OTEL YALNIZLIĞI
Oteller kağıt kalem vermiyor artık.
İhsan abi diyorum:
Bu dağıklığımı posta kutusuna atar mısın?
Bir de şu odada aynada bir adam var.
Onu da çıkarır mısın aynadan.
Her sabah bıktım ona bakmaktan.
Sonra yürüyorum caddelere,
Elimde bir simit arada bir ısırık alıyorum.
Sonra yürüyorum denize doğru,
Elimde bir sigara arada değil,
Hiç düşürmüyorum elimden.
Sonra oturuyorum bir banka,
Aklımda bir kadın onu seviyorum oracıkta.
Kalkıp gidiyorum biraz,
Biraz biraz gidiyorum işte.
İhsan abi var mı bir telefon bana,
Yok oğul ne telefonu diyor sana,
Oturuyorum lobide,
İhsan abinin muzip kızı süreyya,
Sokuluyor yanıma.
Süt verdin mi bu kediye diyorum ihsan abi,
Kedi değil süreyya o diyor kızarak bana.
Gözüm gazetelere ilişiyor birden,
Alıyorum birini okumadan bütün fotoğraflara bakıyorum.
Televizyondan ganyan müsabakalarını seyrediyor,
Orda biri pardesülü bir adam öksürerek bağırıyor.
Haydi serdar diye ayaklaniyor,
Ama kazanan refik oluyor.
Bir akvaryumu var otelin,
Bir de suyun sarılıgından,
Balıklar görünmüyor,
Yaşadıklarını biliyorum diyor,
Arada ihsan abi!
Yazan: Kadir ER